Gülbahar Hatun Camii ya da Büyük İmaret Cami ya da Hâtûniye Camii Osmanlı padişahı Yavuz Sultan Selim’in annesi Gülbahar Hatun‘un hatırası için Orta Hisar’ın batısında, Zağnos Köprüsü’nün yakınında şimdiki adıyla Atapark Mevkiinde bir külliye içerisinde 1514 yılında yapılmıştır. Külliyeden cami ile türbe günümüze gelmiş; imaret, medrese, hamam ve mektep yıkılmıştır. Caminin üzerinde bir kitâbe bulunmuyor. Türbenin kitâbesine göre onun da 911 (1505-1506) yılına doğru yapıldığı sanılmaktadır.
GÜLBAHAR HATUN CAMİİ MİMARİSİ
Gülbahar Hatun Camii, erken devir Osmanlı mimarisinde ayrı bir plan tipi oluşturan Zaviyeli Camiler grubuna girmektedir. Duvar işçiliği özenlidir. Pencereler, son cemaat mahalli, kemerleri ve minarede koyu gri ve sarımsı beyaz taş kullanılmıştır. Mihrap mermerden yapılmıştır. Kenar bordürleri sade, tepeliği bitkisel süslemelidir. Beşgen niş mukarnaslı bir kavsara ile son bulur. Köşeliklerinde ikişer kabara (gül bezek) motifi yer alır. Minberde mermer olup sade bırakılmıştır. Caminin klasik dönem süslemeleri bozulmuştur. Bugünkü süslemeler son onarımlarda yapılmıştır.
Gülbahar Hatun Camii‘nin mihrap ve minberi mermerdendir. Mihrabın kenar bordürleri sade, tepeliği bitkisel bezemelerle süslüdür. Beşgen niş mukarnaslı bir kavsara ile son bulmakta, köşeliklerinde ikişer gülbezek motifi yer alır.
Gülbahar Hatun Camii klasik dönem süslemeleri tahrip olmuş. Günümüze ulaşan süslemeler sonraki dönem restorasyonlarına aittir. Örneğin kapı üzerindeki kitabeden, 1885 yılında onarım gördüğü anlaşılmaktadır. Avluda bulunan şadırvan, kubbe ile örtülüyken son onarımıarda bu örtü konik külaha dönüştürülmüştür.
Caminin, Zâviyeli (veya tabhâneli) plan tipinde sahip tasarımı vardır. Kuzeyinde altı mermer sütunla taşınan beş kubbe ve geniş saçağın örttüğü cemaat alanı bulunmaktadır. Mukarnaslı taçkapının üstüne rastlayan orta kubbeye geçiş yine mukarnaslarla sağlanmıştır. Kapının iki tarafında birer mihrâbiye ve ikişer pencere yer alır. Gülbahar Hatun Camii‘nin harimine bu cepheden üç kapı ile girilmekte ve taçkapı ana mekâna, köşelerde bulunan diğer iki kapı zâviyelere açılmaktadır. Her üç kapının da önünde giriş yolları var. Orta yolun ikiye böldüğü son cemaat yerinin zemini yüksek bir seki oluşturmaktadır.
Külliyenin bugüne ulaşmayan yapılarının en önemlisi Sultaniye Medresesi adıyla da tanınan medresedir. Caminin kuzeyinde yer aldığı ve iki katlı olduğu bilinen medrese 1883’te tamir görmüş. Ancak bakımsız hale geldiği için 1927 yılından sonra ortadan kaldırılmıştır.
GÜLBAHAR HATUN TÜRBESİ
Gülbahar Hatun Camii doğusunda bulunan Gülbahar Hatun Türbesi sekizgen prizma şeklinde olup kubbelidir; kurşunla kaplı ve hafifçe sivri olan kubbe sekizgen bir kasnağa oturtulmuştur. Türbenin kuzey yüzü dışında bütün cephelerinde pencere bulunmaktadır.
Renkli taş süslemelerinin yer aldığı pencere kemerlerinin üzerinde birer kabartma madalyon yer alıyor. Bunların içlerinin zengin süslemelerle dolu olduğu görülmektedir. Güneydoğuya açılan kapının üstünde inşaat kitabesi ve ayrıca rûmîler içinde İki besmele bulunmaktadır.
Kaynak: TDV İslâm Ansiklopedisi