Prof. Dr. Osman TURAN, meslektaşları “Ciddi ilim adamı formasyonu, sağlam karakteri, yüksek medeni cesareti, doğruluğu ve tok sözlülüğü, çok geniş fikri ihata kabiliyeti, Türklükle ilgili geniş ve sağlam bilgisi, muktedir kalemi ile tanınmış bir ilim adamı” olarak tarif etmiştir. Prof. Dr. Osman TURAN, İlim adamlığı yanında iyi bir siyaset ve fikir adamıdır. İlmî, fikri ve siyasi alanda çok sayıda kitap ve makale yayınlamıştır. Prof. Dr. Osman TURAN tarafından yayınlanan 20 kitap ve 84 makale tespit edilebilmiştir.
Tarihçi ve Trabzon eski Milletvekili Prof. Dr. Osman TURAN, 1914 yılında Bayburt’un Aydıntepe ilçesine bağlı Çatıksu Köyü’nde doğdu. Aslen, Çaykara ilçesinin Soğanlı Köyü’nden olan Prof. Dr. Osman TURAN, Birinci Dünya Savaşı’nda Kafkas Cephesi’nde şehit olan Hasan Ağa’nın ve Şehzene Hanım’ın oğludur. Ailesi, Trabzon’un fethinden sonra Van taraflarından getirilen Kurdoğlu aşiretine mensuptur. Kurdoğlu adı daha sonra halk arasında Koronoplu’na dönüşmüştür.
EĞİTİM HAYATI
Çocukluğunu; yazları Çatıksu’da, kışları ise Trabzon‘un Çaykara ilçesine bağlı Soğanlı Köyü’nde geçirdi. İlkokulu Çaykara’da, ortaokulu Bayburt’da lise öğrenimini ise Trabzon Lisesi’nde tamamladı. Trabzon Lisesi’nde okurken arkadaşları tarafından “Ayaklı Ktüphane” olarak tanındı. Trabzon’da geçen iki yıl boyunca Tabakhane Köprüsünü yakınında bulunan Hardomosoğlu’na ait ve handan bozma bir binanın bir odasında iki arkadaşı ile birlikte kaldı. Ağabeyi Mehmed Nazım’ın Ankara’ya gitmesiyle o da Ankara’ya gitti. Ankara Erkek Lisesi’nde okudu ve edebiyat şubesinden mezun oldu. Olgunluk sınavlarını başarıyla vererek Ankara Üniversitesi Dil-Tarih-Coğrafya Fakültesi’ni kazandı. Fakülte’de ünlü tarihçi Fuat Köprülü’nün öğrencisi olan Osman TURAN, öğrenciyken Köprülü’nün asistanı gibi çalıştı. Kültür Bakanlığı tarafından dil öğrenimi için Fransa’ya gönderildi. Öğrenciliğinden itibaren yaptığı dil çalışmaları sonucunda; Fransızca, Farsça, Arapça ve İngilizce dillerini öğrenci. Fakülte’den mezun olunca Fuat Köprülü’nün asistanı olan Osman TURAN; Halil İnalcık, Mehmet Altan Köymen, Emin Bilgiç ve Şerif Baştav gibi ünlü tarihçilerle aynı dönemde mezun oldu. “12 Hayvanlı Türk Takvimi” adlı teziyle doktor ünvanını aldı. Bu doktora tezi, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin ilk doktora tezidir.
Prof. Dr. Osman TURAN, İngilizce, Fransızca, Arapça ve Farsça biliyordu. Dünya çapında Selçuklu tarihi mütehassisi olan Prof. Dr. Osman TURAN‘ın yüzlerce makalesinin dışında çok sayıda kitabı vardır.
Fakülte’nin Ortaçağ Türk-İslam Kürsüsü’ne geçen ve burada ders vermeye başlayan TURAN, “Orta Zaman Türk Devletlerinde Türkçe Ünvanlar” adlı teziyle doçentliğe yükseldi. Doçent olduğunda 29 yaşındaydı ve Prof. Dr. Halil İNALCIK’la aynı gün doçent olmuşlardı. 1944 yılında, “Turancılık Davası”ndan yargılanan Nihal Atsız’la görüştüğü için bir süre açığa alındı. Fakültesindeki sol fikir cereyanlarına karşı durdu. 1948 yılında yurtdışına çıktı. İki yıla yakın bir süre Fransa ve İngiltere’de kaldı. Yurtdışındayken Türk Tarih Kurulu asli üyeliğine seçildi. Yurtdışından dönünce, 1951 yılında Ortaçağ Türk-İslam Tarihi profesörlüğüne atanan TURAN, Osmanlı ailesinden Satıa Sultan’la evlendi.
SİYASİ HAYATI
1954 yılında, Trabzonluların ısrarı ve Başbakan Adnan Menderes’in isteği ile Demokrat Parti’den Trabzon Milletvekili seçildi. 1955 yılında Ankara Türk Ocağı başkanlığına getirlen Prof. Dr. Osman TURAN, 1959 yılında Türkocakları Genel Başkanı oldu. 27 Mayıs ihtilali ile tutuklandı ve Yassıada’ya gönderildi. Yassıada’da kendisine, sıraya girmesi gerektiğine dair emir veren bir subaya; “Biz esir miyiz?” diye bağırdı. Karşılık olarak, bizans mahzeni denilen yere atıldı. Yassıada’da savunmasını eski yazı ile yaptı. Yassıada Komuyanı Tarık Güryay onu uyardı ve; “Osman Bey, eğer bu savunmayı böyle yaparsan en ağır cezayı yersin”, “Sen savunmayı yapma, adaletinize sığınırım de” dedi. Osman TURAN da bu şekilde yaptı ve beraat etti. 16 ay hapis yatıp çıkınca, üniversiteye dönmek istesi ancan bu mümkün olmadı. Bu defa tekrar siyasete döndü ve 1965 yılında yapılan seçimlerde Adalet Partisi’nden Trabzon Milletvekili seçildi. Milletvekilliği yanında, Yeni İstanbul Gazetesi’ne yazı yazdı. Bu yazılar AP siyaseti ile uyuşmayan yönleri ortaya çıkınca AP’den ihraç edildi. 1969 seçimlerinde MHP’den Trabzon Milletvekili adayı oldu ancak seçilemedi. Üniversiteye dönmek için tekrar faaliyete geçtiyse de bundan da bir sonuç çıkmadı. Nihayet, 1972 yılında fakülteden emekli oldu. 1974 yılında Türk Tarih Kurumu üyeliğinden çıkarıldu ve özellikle bu olaydan çok etkilendi ve ömrünün geri kalan kısmını meşhur kitaplarını yazmaya ayırdı.
Türk Ocakları Genel Merkezi’nin Ankara’ya nakli üzerine 1959’da yapilan Kurultay’da Genel Başkan oldu. Türk Yurdu Mecmuasını yepyeni bir muhteva ve ruhla çıkardı. Türkiye’nin en çok okunan fikir dergisini yaptı. Yassıada’ya sevk edilince bir süre Türk Ocakları‘ndan ayrı kaldı. Hamdullah Suphi Tanriöver ve Prof. Dr. Osman TURAN‘ın Genel Başkanlığı döneminde Türk Ocakları her bakımdan şahsiyetini kazanmış, fikir ve kanaatleri cemiyetin her kesiminde kabul gören itibarli bir kuruluş olarak kamuoyunda yerini almıştır.
VEFATI VE ESERLERİ
Yaşadığı yıllarda yaptığı çalışmalarla büyük bir boşluğu dolduran Prof. Dr. Osman TURAN, 17 Ocak 1971 tarihinde İstanbul’da vefat ettti. Çok sayıda gazete ve mecmua yazan Prof. Dr. Osman TURAN’ın yayınlanmış eserleri bulunmaktadır;
- Türkiye’de Manevi Buhran-Din ve Laiklik (1964),
- Türkiye’de Komünizm Kaynakları (1967),
- Türkiye’de Siyasi Buhran’ın Kaynakları (1969),
- Vatandan Gurbete (1980),
- Tarihin Akışı İçinde Din ve Medeniyet, (1998),
- Türk Cihan Hakimiyeti Mefkuresi (1965),
- Selçuklular Zamanında Türkiye (1971),
- Doğu Anadolu Türk Devletleri Traihi (1973),
- tarihi Takvimler (1954),
- Türkiye Selçukluları Hakkında Resmi Vesikalar (1958)
- Oniki Hayvanlı Türk Takvimi (2004).