Ana Sayfa Turizm Sümela Manastırı Sümela Manastırı ( Videolu )

Sümela Manastırı ( Videolu )

619
0

Sümela Manastırı

Trabzon’un Maçka ilçesinin 17 km. güneyinde Altındere Vadisi’nde, bugün bilinen adıyla Altındere Milli Parkı’ndadır. Meryemana (Panagia) deresinin batı yanında, Mela Dağı’nın deniz seviyesinden 1,150m. yükseklikteki kayaları üzerinde yapılıdır. Rum manastır ve kilise kompleksi olup, tam adı Panagia Sumela veya Theotokos Sumela‘dır. Manastırın adı “Sümela”, Rumca karanlık, siyah anlamına gelen “melas” kelimesinden gelmektedir.

Karadenizli hristiyan Rum’lar Mela dağındaki mucizevi Panagia ikonundan bir şey diledikleri zaman “stou mela” derlermiş. Bu, zamanla Sumela’ya dönüşmüş. Bu da ikona neden Panagia Soumela denildiğini açıklamaktadır. Bu yüzden manastıra “Karadağın (Mela dağının) Bakiresi de denilmektedir.

SÜMELA MANASTIRI TARİHİ

Sümela Manastırı, hakkında yapılışı ve yapımıyla ilgili efsaneleriyle meşhurdur. M.S. 375-395 yılları arasında, Anadolu’da sıkça rastlanılan Kapadokya kiliseleri tarzında yapılmıştır. Hatta Trabzon‘da Maşatlık mevkiinde benzeri bir mağara kilisesi daha vardır. İlk kuruluşu ile manastır haline dönüşümü arasındaki bin yıllık dönem hakkında fazla bilgi yoktur. Yapı doğa bakımından oldukça zor yerlere yapılmıştır.

Seyir Terasından Sümela Manastırı

Karadeniz Rumları arasındaki efsaneye göre Atina’lı Barnabas ile Sophronios adlı iki keşiş aynı rüyayı görmüş; rüyalarında, İsa’nın öğrencilerinden Aziz Luka’ın yaptığı üç Panagia ikonundan, Meryem’in bebek İsa’yı kollarında tuttuğu ikonun bulunduğu yer olarak Sümela’nın yerini görmüşler. Bunun üzerine birbirlerinden habersiz olarak deniz yoluyla Trabzon‘a gelmişler. Trabzon’da karşılaşıp gördükleri rüyaları birbirlerine anlatmış ve ilk kilisenin temelini atmışlar. Bununla birlikte manastırdaki fresklerde sıkça yer alıp, özel bir önem verilen Trabzon İmparatoru III. Aleksios’un (1349-1390) manastırın gerçek kurucusu olduğu sanılmaktadır. Manastırın asıl adı Meryem Ana Manastırı’dır. Sümela ise bunun Rumcadaki adıdır. Manastırın M.S 395 yıllarında tamamlandığı tahmin ediliyor. Trabzon Rum İmparatoru III. Alexios döneminde yapılan bu eserin yapımına katkı vermiştir. Bu yüzden eserde kurucusunun III. Alexios olduğuna dair deliller bulunmaktadır.

1365 tarihli vakfiyesiyle de manastırın bütün idaresini arazisini, gelirlerini düzene koymuştur. Sümela Manastırı 14.yüzyıldan sonra stratejik bir öneme haiz olmuştur. Herhangi bir düşman saldırısında burası ileri karakolu vazifesini görmüştür. Etrafındaki kiliselerle daimi temas halinde olmuş, meşalelerle Trabzon’u saldırılardan haberdar etmişti. Ve Trabzon Krallarının iktidarlarında rol oynamıştır. 3. Alexios’un oğlu 3. Manuel (1390-1417) tahta çıktığı yıl, saray hazinesinde bulunan bir stavroteği Sümela’ya hediye etmiştir. (Stavrotek: İçinde İsa’nın çarmığının bir parçası bulunduğu iddia edilen değerli haç)

MANASTIRIN HRİSTİYANLAR İÇİN ÖNEMİ

Sümela Manastırı Hristiyanlar tarafından değerli sayılmasının en önemli nedenlerinden biri de manastır içerisinde bulunan Hz. Meryem resmidir. İnanışa göre bu manastırda Hz. İsa’nın havarilerinden olan Aziz Lukas’ın çizdiği Hz. Meryem portresi manastırı kuran rahiplerle birlikte buraya gelmiştir. Ancak bugune kadar herhangi bir resim bulunamamıştır. Manastır bazı dönemlerde önemini yitirmiş çeşitli yağmalamalara maruz kalmıştır. Define avcıları tarafından sıklıkla kazılmış ve bir süre sonra harabeye dönüşmüştür. İçinde çeşitli yangınlar çıkmış ve birçok tarihi değeri kaybolmuştur.

Sümela Manastırı İç Avlu

Sümela Manastırı aşağısında tam kayanın sol tarafında mutfak ve tabii çeşme bulunmaktadır. Bu çeşme kısmı bugün harap olmuş ve kullanılmamaktadır. Mutfak kısmının üzeri tonozlarla örtülüdür. Yapının kemer bağları taştan olup, yapı iki taraftan aydınlatılmaktadır. Şu anda görülmesi mümkün olan fresklerin bir çoğu 1710 ve 1740 tamiratından bugüne kadar gelenlerdir.

Sümela Manastırı Freskleri

TRABZON’UN FETHİ VE SÜMELA MANASTIRI

Sümela Manastırı, Fatih Sultan Mehmet tarafından Trabzon’un fethinden sonra haklarına dokunmayacağı fermanla koruma altına alınmıştır. Yavuz Sultan Selim buraya iki büyük şamdan hediye etmiştir. Diğer zamanlardaki padişahlar da buraya dokunmamışlar ve çeşitli onarımlarla gelişmesini sağlamıştır. 14. yüzyılda Türkmen akınlarına maruz kalan kentin savunmasında ileri karakol görevi üstlenen manastırın statüsünde Osmanlı fethinden sonra bir değişiklik olmamıştır. Fatih Sultan Mehmed, II. Murat, I. Selim, II. Selim, III. Murad, İbrahim, IV. Mehmed, II. Süleyman ve III. Ahmed’in de manastırla ilgili birer fermanları bulunmaktadır. Osmanlı döneminde manastıra sağlanan imtiyazlar, Trabzon ve Gümüşhane bölgesinin İslamlaşması sırasında özellikle Maçka ve kuzey Gümüşhane’de Hıristiyan ve gizli Hristiyan köyleri ile çevrili bir alan oluşturmuştur.

Abone Ol

Sümela Manastırı, 18 Nisan 1916’dan 24 Şubat 1918’e kadar süren Rus işgali sırasında Maçka civarındaki diğer manastırlar gibi bağımsız bir Pontus devleti kurmak isteyen Rum milislerin karargahı olmuş. Nüfus mübadelesi ile bölgedeki Hristiyanların Yunanistan’a gönderilmesinin ardından önemini yitirmiş. T.C. Kültür Bakanlığı tarafından yakın zamanda onarılana dek kaderine terk edilmiştir. Manastır, daha sonra Türkiye Cumhuriyeti tarafından restore edilerek günümüz halini almış ve turizme açılmıştır. Trabzon için büyük turistik önem taşıyan Sümela her yıl binlerce kişi tarafından ziyaret ediliyor. 2010 yılında özel bir izinle Meryem Ana’nın göğe yükselişi sebebiyle burada bir ayin yapılmıştır. Bu ayin 88 yıl aradan sonra yapılan ilk ayindir. Ayini Fener Rum Patriği Dimitri Bartholomeos yönetmiştir.

Yunanistan’a mübadele ile göçen Karadenizli Rumlar Veria kentinde Sümela adını verdikleri yeni bir kilise inşa etmiş. Her yıl Ağustos ayında tıpkı geçmişte Trabzon’daki Sümela Manastırı‘nda yaptıkları gibi yeni manastırın çevresinde geniş katılımlı şenlik düzenlerler.

SÜMELA MANASTIRI ULAŞIM

Sümela Manastırı‘na ulaşım için iki alternatif mevcuttur; birincisi dağın eteklerinde dere kenarında bulunan tesislerin içinden geçerek 1km civarında bir yolu tırmanarak 30-45 dakika gibi bir sürede ulaşmak. İkinci seçenek olarak araç ile dağın eteklerindeki tesislerden devam eden yolu takip ederek Sümela Manastırı hizasında yeni yapılmış yoldan belirli bir noktaya kadar araçla giderek devamında yorucu olmayan düz patika bir yolu takip ederek 10 dakikada ulaşmak.. Her iki yol da manastıra 100 metre kala birleşir, sonra kısa bir patika izlenir. Uzun ve dar merdivenler çıkıldıktan sonra manastıra ulaşılır.

FİKRİNİZİ BİZİMLE PAYLAŞIN

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz
Captcha verification failed!
Captcha kullanıcı puanı başarısız oldu. lütfen bizimle iletişime geçin!